Hipertansiyon, kan basıncının (tansiyonun) sürekli olarak yüksek olması durumudur. Kan basıncı, kalbinizin atışları sırasında kanın arter duvarlarına uyguladığı basınçtır. Normal kan basıncı genellikle 130/80 mmHg ve altında olarak kabul edilir. Hipertansiyon, bu değerlerin sürekli olarak üzerinde olması durumunda ortaya çıkmaktadır.
Hipertansiyon’un Belirtileri Nelerdir?
Belirtileri arasında; baş ağrısı, baş dönmesi, nefes darlığı, göğüs ağrısı, yorgunluk ve kulak çınlaması olabilir. Fakat, hipertansiyonun belirtileri genellikle belirgin değildir. Çoğu kişi hipertansiyon hastası olduğunun farkında değildir.
Hipertansiyon’un Nedenleri Nelerdir?
%95 oranında sebebi bilinmeyen (esansiyel-idyopatik) grupta yer alır. %5 hastada sebep ortaya konabilir. Buna ‘Sekonder Hipertansiyon’ denir. En önemli sebepleri arasında böbrek parankim ve böbrek damarı hastalıkları ön planda gelir.
Hipertansiyon genellikle yaşam tarzı ve genetik faktörlerin bir kombinasyonundan kaynaklanır. Risk faktörleri arasında obezite, yetersiz fiziksel aktivite, yüksek tuz tüketimi, alkol tüketimi, sigara içme, stres, yaş, aile öyküsü ve bazı kronik durumlar yer almaktadır.
Hipertansiyon’un Kontrolü İçin Yapılması Gerekenler Nelerdir?
Sağlıklı beslenme, fazla kilolardan kurtulma, tuzu azaltma, düzenli egzersiz, sigara ve alkol tüketiminden kaçınılması, düzenli tansiyon ölçümleri ve doktorun önerdiği ilaçların kullanımı hipertansiyonun kontrolü için yapılması gerekenlerdir.
Hipertansiyonun Diğer Hastalıklara Etkisi Nedir?
Hipertansiyon, kalp hastalığı, periferik damar hastalıkları ve büyük damarların anormal ve genişleme ve yırtılması (anevrizma), inme, böbrek hastalığı ve göz sorunları gibi ciddi sağlık sorunlarına neden olabilir. Bu nedenle, yüksek kan basıncını kontrol altında tutmak önemlidir. Sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemek (sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz, sigara ve alkol tüketimini azaltma, stres yönetimi), düzenli olarak tansiyon kontrolü yaptırmak ve doktorunuzun önerdiği ilaçları düzenli olarak kullanmak hipertansiyonun kontrol altında tutulmasına yardımcı olabilmektedir. Ayrıca sekonder hipertansiyon nedenlerinin ortaya çıkarılması (böbrek hastalıkları, böbrek üstü bezi tümörleri, endokrin hastalıklar-cushing gibi) ve tedavisi büyük önem taşır.