Su İçmenin Faydaları

Su, yaşam kaynağımız olarak sürdürülebilir hayatımızda çok önemli bir yer tutar. İnsan, gıda almadan vücudundaki besin depolarını kullanarak günlerce yaşayabilir, fakat susuz sadece birkaç gün yaşayabilir.

Yetişkin bir insan vücudunun %59 kadarını su oluşturur. Bebek vücudunun üçte ikisinden çoğunu su oluşturmaktadır (%70’i). Bebek büyüdükçe su oranı azalır, yağ oranı artar. Vücuttaki suyun %60’ı hücre içinde, %40’ı hücre dışı sıvılarda bulunur.

Yediğimiz yiyeceklerde bulunan besin öğelerinin sindirimi, emilimi, taşınması ve metabolizma hareketlerinin sürekliliği için gereklidir.

Metabolizmanın hareketi sonucu oluşan, artık, zararlı olan maddelerin, böbrekler yoluyla dışarı atılmasını sağlar. Yeterince su içilmediği zaman bazı mineraller, böbreklerde çökerek böbrek taşlarına neden olabilirler.

Vücudumuzun ısısının denetimi, eklemlerimizin kayganlığı vücuttaki su sayesinde olur.

Su, konstipasyonu (kabızlığı) önler. Vücuda çok az su alınırsa, ihtiyacını bağırsaklardan su çekerek karşılamaya çalışır ve konstipasyon (kabızlık) oluşur. Eğer kişi yeterince su içerse, bağırsaklardan fonksiyonları normale dönecektir.

Tüm metabolik faaliyetler su içinde gerçekleşmektedir. Yeterince su içtiğimiz zaman metabolizmamız daha düzenli çalışacaktır.
Su doğal iştah kesicidir, aç karnına su içerseniz, açlıktan dolayı oluşan mide kasılmaları azalır, daha az yemek yersiniz. Su açlık hissinizi de azaltır.

Yeterince alınan su, uygun kas hareketlerini sağlar, kurumayı ve kilo kaybından sonra oluşan deri sarkmasını ve krampları önler.

Hücrelerin susuz kalmasını önleyerek cildin sağlıklı ve esnek olmasını sağlar.

Su, zayıflama sırasında oluşturulan enerji açığı sayesinde, yağların yanması sonucu oluşan artık ürünlerin atılmasını sağlar.

SU GEREKSİNİMİZ NE KADARDIR?

Normal koşullarda yetişkin bir insan, günde, idrarla 1.5 litre, deriden 0.5 litre, solunumla 0.3 litre, bağırsaklardan 0.2 litre olmak üzere toplam 2.5 litre olmak üzere su kaybeder. Su kaybı sonucu, kan plazmasının yoğunluğu %1 artınca, beyindeki susama merkezi uyarılarak, susama duygusu gelişir ve kişi su veya su yerini tutan içecek içer. Harcadığımız her 1 kalori için 1-1.5 mililitre suyu almak zorundayız. Zayıflamak için, aldığımız enerjiyi azaltsak bile, yukarıda belirtilen 2.5 litre suyu almak zorundayız. Aldığımız suyun hemen hepsini, idrar, ter, solunum vb. yollarla dışarı atarız. Buna su dengesi adı verilir. İşte bu dengeyi sağlamak için günde 2.5 litre veya 8-10 bardak su ve diğer sıvılardan almak zorundayız.

AZ SU İÇERSEK NE OLUR?

Susadığımız halde su içmezsek, vücudumuz kendi suyunu tutmaya çalışır. İdrara az çıkarız ve kan hacmi azalır, tansiyonumuz düşer. Vücudumuzdan dışkı, deri ve akciğerler yoluyla su kaybı devam ettiği için ve idrarın belli bir yoğunlaşma kapasitesi olmasından dolayı, vücudumuz kurur ve sağlığını yitirir. Vücudumuzdaki suyun %15’inin kaybedilmesi ise kişiyi komaya sokup yaşamın yitirilmesine kadar devam eden sonuçlar doğurur.

Dyt. Sabiha Keskin
Beslenme ve Diyet Kliniği